Kış ayları, düzgün fiziğinizi korumada size zorlu zamanlar yaşatabilir ve yediklerinize dikkat etmemeye başlarsanız, mide rahatsızlıkları da beraberinde gelir. Yine de prebiyotik ve probiyotik gibi sağlığa faydalı öğelere dikkat etmek, sindirim sisteminize faydalı olacaktır.
Probiyotikler
Bağırsaklarda bulunan “iyi” bakterilerin sağlığınızı desteklediği yönündeki kanıtlar giderek artıyor. Yoğurt, ekşi lahana turşusu ve uzak doğunun favorisi kimçi gibi fermente gıdalar, bağırsak sağlığına faydalı iyi bakteriler açısından oldukça zengin.
Prebiyotikler
Probiyotiklerin faydasını görmek için doğru yiyecekleri tüketmelisiniz. İyi bakteriler, bitkilerin hücre duvarını oluşturan selüloz ve pektinde bulunur. Yediğimiz gıdalarda bulunan lifler bağırsakta ilerledikçe, bakteriler enzimler aracılığıyla bu lifleri parçalayarak basit şekere çevirir ve hücrelerimizin kolayca absorbe edeceği kısa zincirli yağ asitlerine dönüştürmek için lifleri fermente eder. Bahsettiğimiz bu tip liflere prebiyotik adı verilir. Prebiyotik ve probiyotikler birlikte çalışır, yani faydalı olduğu için kaselerce yoğurt tüketip meyve ve sebzeleri bir kenara atıp günlük lif ihtiyacınızı karşılamazsanız, iyi bakterilerin ihtiyacına cevap vermiyor olursunuz. Benzer şekilde yalnızca lifli besin tüketirseniz de faydalı bakteriler tam anlamıyla görevlerini yerine getiremez.
Nar Gücü
Nar, bağırsakta dengeli bir ortam oluşturmak için yeni parlayan bir yıldız. Taze nar taneleri yalnızca beslenmenize lif eklemekle kalmıyor: Nar özütüyle yapılan laboratuvar çalışmaları, meyvenin bileşenlerinde doğal olarak bulunan polifenol adlı maddenin, iyi bakterilerin gelişmesi için ortam oluşturduğunu ortaya çıkardı. 20 sağlıklı bireyin katılımıyla gerçekleştirilen başka bir ön çalışmada katılımcılar nar özütü tüketti ve sonucunda bahsedilen polifenolün prebiyotik olarak aktive olup bağırsaklarda faydalı bakteri dengesine destek olabildiğini iddia etti. Bu zamana kadar yalnızcaantioksidan olarak görülen polifenol için son çalışmalar oldukça farklı. Bilimsel bulgular umut verici görünse de, narın bağırsaklar üzerindeki etkisi hakkında henüz yeterli miktarda araştırma yok. Narın prebiyotik olarak nitelendirilmesi için klinik araştırmaların devam etmesi gerekiyor.
Yeşil Dev: Enginar
Ağrıyı azaltan, kolesterolü dengeleyen enginarı beslenme düzeninize dahil edin.
Orta boy bir enginarda 10 gram sindirime yardımcı lif bulunur. Enginar yaprağı özütü, hassas bağırsak sendromunu hafifletmekte ve kolesterol seviyelerini iyileştirmede faydalıdır.
2004 yılında Journal of Alternative and Complementary Medicine adlı dergide yayınlanan çalışmaya, bağırsak problemleri yaşayan 208 yetişkin katıldı ve iki ay boyunca günlük 320 ile 640 miligram kadar enginar özütü tükettiler. Katılımcılar karın ağrısı ve kabızlık gibi şikayetlerde azalma yaşadıklarını aktardı. 201 yılında yapılan Cochrane Database of Systematic Reviews değerlendirmesinde ise enginar özütünün kolesterolü düşürdüğü keşfedildi.
Siz enginarı nasıl hazırlıyorsunuz?
En iyi seçenekler ızgara ya da buharda pişirmek.Mutfak makası kullanarak kökü ve yaprak uçlarını kesin. Parmaklarınızda yaprakları hafifçe dışa ittirin. Ardından enginarı içinde bir parmak kadar su olan tencereye oturtun, kapağını kapatın ve 25-40 dakika boyunca, yapraklar yumuşayana ve gövdeden kolayca ayrılana kadar pişirin.Yaprakların etli kısmını ve bitkinin kökünde bulunan kalbi tek başına ya da biraz sarımsaklı zeytinyağı ile yiyebilirsiniz.